bilinçli akılsızlık ve bir kaç milyar dolarcık

size türk insanının/milletinin her konuda bilgi sahibi olduğunu ve rasyonel bir şekilde her şeyi iyi-kötü, doğru-yanlış diye ayırt edebildiğini söylesem ne dersiniz, çoğunuzun okurken içinizden 'sen de bi s.. git oradan' dediğinizi işitir gibiyim ama çoğunuz yanılıyorsunuz.

millet olarak alt, üst, orta, yan, sağ açık ve sol açık olmak üzere bütün "akılların" oyunlarını biliyoruz ama bilmemezlikten gelmek daha çok işimize geliyor. en azından öyle sanıyoruz.

gerçeklerden kaçmak her zaman bize daha iyi geliyor, bizi daha iyi hissettiriyor. misal ekmek alırken, büyük ihtimalle fırınının görünen yüzünden ekmeğinize ne kadar fare ayak basmış - tahminimce neil armstrong'un ayda attığı adımlar kadar vardır - , ne kadar ter damlamaş ve hangi un kullanılmış az buçuk milletçe anlarız.

NASA Who Was Neil Armstrong? | NASA
Neil Armstrong - Nasa


bunların bilinci ışığındayken ekmeği yemek için kırdığınız anda midenizde az buçuk bir bulantı hissedersiniz, içiniz bir garip olur. şimdi bilmemezlikten gelin ve ekmeği yediğinizi hayal edin, anladınız değil mi?

ne kadar da güzel bir ekmek değil mi? tadı yerinde ve uğruna harcadığınız saatleri de karşılıyor.

toplumumuzun ( sosyetemizin ) sorunu da bu işte beyler bayanlar ama yine de en iyi yaptığımız şeyde o kadar başarılı mıyız? her geçen gün artan antidepresan kullanımı ve ulusal stres değerlerini gösteren verileri hesaba kattığımızda pek de başarılı değiliz sanki.

nasıl'ını anlıyorum neden'inini anlamıyorum [1]

bilinçli körlüğümüzün nasılı basit, sadece birkaç kafa çevirme ve görmezden gelme, asıl sorulması gereken soru nedeni, nasıl bir neden varki bilinçli akılsızlar olmayı seçtik? bu nedeni aslında başta hafif bir örnek ile anlatmaya çalıştığımı kabul ediyorum şimdi ise verdiğim örnek ile biraz oynayayım.

ortada büyük bir ulusal emek ile biriktirilmiş bir para olsun, şeffaf olmayan sorgusuz sualsiz yöntemler aracılığıyla en basit tabiriyle çarçur edilmiş olsun. bir soru daha soruyorum size bu durumda bilinçli akılsızlar ne yapar? göz yumarsa ki başından belli bu durumun gerçekleşeceği bunun etkisi ne olur?

gerçeklikten kaçmamız bize yeni gerçeklikler vaat etmiyor olanı mahvediyor.

__
[1] : george orwell ( a.k.a özgür demirtaş ), 1984
ömer faruk

yazıyorum bir şeyler anonimliğin gölgesinde kendi kendime, yadırgama beni eyy yolcu, kimi vakit deneme günceleri yazarım kimi vakit kısa hikayeler en nihayetinde buradayız, mecburuz. // kişisel blog yazıları, deneme günceleri, hikaye denemeleri, deneme yazıları, makaleler, film ve dizi yazıları

5 Yorumlar

  1. bu yazıyı gündeme uygun olarak ve birkaç değişiklik yaparak yeniden yayınladım

    resimde bir sürpriz yumurta var bu arada

    YanıtlaSil
  2. Bu güzel yazı için teşekkür ederim.

    Altay Hunoglu.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. değerli yorumunuz için teşekkür ederim , sizi burada görmek güzel bir his

      Sil
  3. Öncelikle yazım kurallarına uymak gibi bir kaygınızın olmaması nazar-ı dikkatimi celbetti... :)

    Büyük küçük harf kullanımı konusunda tercihen terahi gösterenlerdendim... Şimdi biraz dikkat ediyorum...

    Sade bir tasarım ve okumaya değer satırlarlar için tekrar uğranacak bir mekan...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. değerli yorumunuz için teşekkür ederim, olabildiğince çizgiyi aşmayı ve kendime özgün yazılar yazmaya çalışıyorum. bu durum yazım kurallarına kadar herşeye yansıdı.

      Sil
Daha yeni Daha eski