yine yeniden şuanda umarım aniden

 uzun zaman sonra ancak belirli bir yere gelebildim ancak demek istediklerimi bir yere yazma cesaretini toplayabildim, belki burası sizin daha ilk defa geldiğiniz durak olabilir ama benim çocukluğum ne olursa olsun terk etmekten kaçındığım bir sığınağım burası.

 yazı yazmayı her zaman kusmak ve rahatlamak olarak görmüşümdür, belki ilk buraya geldiğimde çocukluğumda bu amaçla açılmamıştı burası ama yine de bilmiyorum bir şey bir istek beni buna zorladı bana bunu yapmalısın dedi ama yine de bilmiyorum daha toyum çifte atacak kadar cüsseye sahip değilim bazı şeyleri anlatamıyorum havada kalıyor.

 fakat şunu farkettim ki bu kusma durumu rahatlatıcı olduğu kadar da insanı yakan rahatsız pişman eden bir eylem genziniz yanması gibi, genzimin acısı kusmanın rahatlığından daha acı sanki belki de o yüzden terk etmişimdir bu korunaklı otağımı.

black and white landscape photo pexels Turkey
Siyah ve Beyaz Manzara | Kaynak : Pexels - omerfaa
 şimdi ise yine aynı düşünüyorum ama hâlâ açıklama yeteneğine sahip olmadığım bir şey beni yazmaya itiyor, burası sadece bir yamaç değil dediklerim sadece kara bir keçi değil bir enter tuşu ise keçiyi yamaçtan atmak değil daha derin bir his bir bir şey işte bilmiyorum ne bileyim bilmiyorum. 
 
 şu an bile rahatlamış hissediyorum kusmak gibi değil geniz yanması gibi de değil , sanırım bu toyun daha tepecek çok bozkırı çok vadisi var ömür yeter mi yol yeter mi bilinmez ama ben buradayım buralardayım sanırım umarım belki elbet.
 
 gökten yeşil yaratıklar inip bayburt'u istilâ etmedikçe buralarda takılmaya özen göstereceğim (umarım) ⤵️

ömer faruk

yazıyorum bir şeyler anonimliğin gölgesinde kendi kendime, yadırgama beni eyy yolcu, kimi vakit deneme günceleri yazarım kimi vakit kısa hikayeler en nihayetinde buradayız, mecburuz. // kişisel blog yazıları, deneme günceleri, hikaye denemeleri, deneme yazıları, makaleler, film ve dizi yazıları

1 Yorumlar

Daha yeni Daha eski